Ölümsüzleştiği Tarih: 17 Mart 1985
1968 Dersim-Hozat Amutka Köyü Geştek Mezrası’nda doğan Hıdır Yıldız, yoksulluktan dolayı ilkokulu bitiremeden ailesiyle birlikte hayvancılık yapmaya başlamıştır. İlk kez 14 yaşındayken çevre köylerde bir komşusunun evinde tanışır Partizanlarla. Gerillalarla ilişkisi o günden sora daha da derinleşir. Bir gün yakın köylerinde çıkan çatışmada Ali Karadağ, Aziz Süer ve Murat Diri’nin destansı direnişlerine şahit olur. O günden sonra gerillaya katılma isteği daha da ağır basan Hıdır Yıldız, hiç vakit kaybetmeden talebini iletir. Ancak yaşının küçük olmasından kaynaklı kendisine milislik görevi verilir. Bir yıl sonra da henüz 17 yaşındayken TİKKO’ya katılır.
17 Mart 1985’te Hıdır Yıldız’ın da aralarında olduğu birlik, bir görev için gittikleri Hozat’a bağlı Mıstıkan köyünde düşman pususuna düşer. Nöbette olan Hıdır Yıldız yoğun kar yağışı nedeniyle düşmanı çok geç fark eder. Hemen yoldaşlarına haber verir ancak kendisi de düşman kurşunlarına hedef olur. Yoldaşlarının kendini almak istemelerine karşılık; “Beni şimdi burada bırakın ve siz daha önce planladığımız gibi buradan gidin. Aksi takdirde sizlerin de vurulmanız söz konusu. Oysa sizler yaşamalısınız. Duygusal davranmayın” der. Düşman güçleri şafak sökerken sonuç alamamanın kudurganlığıyla yaralı olarak ele geçirdikleri Hıdır Yıldız’ı hemen sorguya çekerler. O, yaralı haliyle hiçbir bilgi vermez. Hiçbir sonuç alamayan düşman çareyi Hıdır Yıldız’ı kurşuna dizmekte bulur.