Ölümsüzleştiği Tarih: 22 Kasım 1986
28 Şubat 1956’da Çorum Alaca-Eskiyapar köyünde dünyaya gelen Kamile Öztürk (Nuray), TKP/ML ile 1980 yılında Ankara’da ilişkiye geçti.
1982 yazında Çukurova bölgesine işçi faaliyeti yürütmesi için gönderildi. Bir ay gibi kısa bir süre sonra Mersin’de Siteler semtinde kırtasiyeci bir taraftara bırakılan iki valizi almaya gittiğinde polisin önceden kurduğu pusu sonucu esir düştü. Düşman sıradan birinin ele geçirilmediğini organ raporlarından biliyordu. Bu yüzden de tüm işkence yöntemlerini uygulayarak yükleniyordu. Ağır işkencelerle yetinmeyen işkencecilerinden Mustafa… adlı bir halk düşmanı tarafından yoldaşlarının gözleri önünde tecavüz edildi.
Böylesine iğrenç bir saldırı karşısında O, sınıf düşmanlarının her türlü iğrençliğe başvuracağının bilinciyle komünist direniş tavrını sürdürdü. İşkencelerden daha da kinlenerek başı dik çıktı siyasi şubeden. Ve direnişini mahkeme salonlarına taşıyarak sorgu sırasında yaşananları bütün çıplaklığıyla aktararak yargılanan değil, yargılayan oldu. “… sorgulamada bulunan Komiser Mustafa başta olmak üzere beni sorgu odasında defalarca çırılçıplak soydular ve tecavüz teşebbüsünde bulundular. Dudağıma çakmak çakılıyordu. Saçlarımdan tutup yerde sürüdüler. O sırada kopan saçlarımı hala yanımda taşıyorum…” ifadeleri mahkeme zabıtlarına geçti. Tahliyesinden bir süre sonra özlemini duyduğu yerlere, gerillaya katılmıştı. Konferans hazırlığından dolayı Kamile Öztürk, delege yoldaşlarının yanına gitti. Yedi delege ile birlikte TKP/ML’nin ileri militanı Kamile Öztürk ve İsmail Doğan da ölümsüzlüğe uğurlandı.
ÜÇÜNCÜ KONFERANS DELEGELERİ
Onlar toprakta tohum oldular
1986 yılı Kasım ayı sonlarında 3. Konferans hazırlıkları için Konferans Delegeleri Dersime gider. Partizanların bölgede dolaştığının ihbarını alan devlet güçleri, bölgeye askeri yığınak yaparak, operasyon başlatır. Aldıkları ihbarlarla Husunda ve özellikle de Mercanlar bölgesinde operasyonlarını yoğunlaştırırlar. 21 Kasım’da bölge tamamen kuşatılır. Kuşatmayı fark eden Delegeler bölgeyi terk etmeye başlar.
Gece boyunca seyir halindeki birlik, acil ihtiyaçlarının temini için yolları üzerindeki bir eve girerler. Aynı anda bölge üzerinde helikopterin dolaşması ve gittikçe yaklaşan düşman birliklerini fark etmeleri üzerine evi terk ederler. Belli bir mesafeye çekildikten sonra arazinin kuytuluk bir yerinde mevzilenirler.
Evi basıp arayan düşman, boşaltılmış olduğunu görünce arama ve operasyonlarını o çevrede sürdürür. Askerlerin Partizanları fark etmesiyle çatışma başlar. Tüm güçleriyle operasyona çıkan devlet güçleri, hemen çatışma alanında yoğunlaşarak gerilla mevzisini dört bir yandan yoğun bir bomba ve ateş çemberine alır.
Mevzideki gerillaların çemberi yaracak yeterli silah ve cephanesi yoktur. Birçoğunda av kırmaları vardır. Güçler bakımından bu dengesizliğe karşın, sabah erkenden başlayan çatışma geniş bir alana yayılarak saatlerce sürer.
22 Kasım 1986’da yaşanan bu çatışmada Konferans delegeleri; Hüseyin Tosun, Rıza Sökmen, Zeki Uygun, İbrahim Polat, Ünal Küçükbayrak, Ali Rıza Boyoğlu, M. Kemal Yılmaz ve savaşçılar Kamile Öztürk ve İsmail Doğan ölümsüzleşir.